Akrepler zehirli hayvanlardır. Akrepler vücut yapıları ile böceklerden çok farklılık gösteren örümceğimsiler grubundan bir hayvandır. Bütün akrep türleri zehirlidir. Akrep sokması çok sancılı bir süreçtir. Akrepler aslında böcek değillerdir. Akrepler böceklerden çok daha farklı bir eklem yapısına sahiptirler ve hayvanlar familyasında incelenirler. Örümceğimsiler grubundan canlılardır. Eklembacaklı bir hayvan olan akreplerin bütün türleri zehirlidir. Baş kısmında bulunan kıskaçları avlarını sıkıca kavramaya ve kuyruk kısmındaki zehirli iğnesi de avını sokarak içindeki zehri akıtıp felç etmeye yarar. Böylece etkisiz hale gelen avını afiyetle yer. Akrepler dünyanın her bölgesine yayılmış olarak yaşamaktadır. Milyonlarca yıldır hemen hemen hiç evrime uğramadan günümüze kadar gelebilmiş ender canlılardandır. Bu durum akreplerin ne kadar dayanıklı olduklarına işaret eder. Yaşadıkları alanlara çok kısa bir süre de uyum sağlayabilirler. Sıcak iklim bölgelerini tercih ederler.

Akrep yumurta ile çoğalmaz. Akrep yavrularını direkt olarak doğurur. Akreplerin ayaklarında bulunan incecik tüyleri bir radar gibi işlev görürler. Akrep yaklaşan tehlikeleri, bizlerin hissedemeyeceği kadar küçük titreşimleri, bu şekilde belirleyerek hemen savunmaya geçer.

Akrepler bir çok renkte olabilirler. Örneğin; kırmızı akrep, sarı akrep, kahverengi akrep, siyah akrep vb. gibi bir çok renkte akrep görmek mümkündür. Boyutları da yaşadığı yere ve türüne göre değişmektedir. Akreplerin ne kadar dayanıklı canlılar olduklarını anlamak için bilim adamlarının yapmış oldukları bir kaç örneğe değinmek gerekir. Bu deneylerden bir tanesinde dondurulan bir akrep 1 hafta boyunca bu şekilde muhafaza edilmiştir. Donma noktasında uzun süre bekleyen akrep yavaş yavaş oda sıcaklığına çıkarılmış ve akrep inanılması güç bir şekilde yeniden hiç bir şey olmamış gibi yaşamaya devam etmiştir. Diğer bir rivayete göre ise atom bombası atılacak bir bölgede hayatta kalabilecek tek canlı yine akrepmiş. Bunun sebebi ise vücudunu saran zırh şeklindeki katmanın bu canlıyı her türlü radyasyona karşı korumasıymış.

Arkeologlar tarafından yapılan bazı kazılarda akrep fosillerine rastlanmıştır. Günümüzde yaşayan akreplerin tıpkı ataları gibi hiç bir değişime uğramadan yaşamlarını milyonlarca yıldır sürdürdükleri belirlenmiştir. Akrepler özellikle yağmurlu havalarda evlerimize girerler. Akrepler yuvalarını çoğunlukla toprak altında yaparlar. Bu yuvalar yağan yağmur suları ile dolup taşınca akrepler de yuvalarını terk etmek zorunda kalırlar. Kendilerine kuru ve sıcak ortamlar aramak için etrafa dağılan akrepler evlerimize akın ederler. Akrep çok iyi tırmanır. Bulunduğunuz dairenin 10. 15. vb. katta olması tamamen güvende olduğunuz anlamına gelmez. Akrepler evlerimizde sıklıkla eşya dolapları, yatak altları, halıların altı, ayakkabı dolapları, çatı katları, bodrum katları gibi alanlar başta olmak üzere her yerde saklanabilirler. Bu sebeple elbise veya ayakkabılarımızı giyerken veya uyumak için yatağımıza girerken dikkatli olmakta fayda vardır. Akrep tehlikesinden korunmanın en iyi yolu ise profesyonel bir ilaçlama firmasına akrep ilaçlaması işlemini yaptırmaktır. Böylelikle büyük ölçüde bu soruna çözüm bulunmuş olunacaktır.

Akreplerin üremesi çift eşeylidir. Bu sebeple akrepler çoğalmak için mutlaka bir dişiye ve bir erkeğe gereksinim duyarlar. Çiftleşme sonucunda hamile kalan dişi akrep yaklaşık iki aylık bir hamilelik döneminden sonra yüzün üzerinde yavru doğurabilir. Çok korumacı olan akrepler yavrularını uzun bir süre sırtlarında taşıyarak korurlar. Akrepler beslenmek için böcekleri yerler. Bazı durumlarda fare gibi küçük kemirgenlerde akreplerin beslenme zincirinde yer alabilirler. Dişi akrepler çoğu defasında çiftleştiklerini erkek partnerlerini sokarak öldürür ve yerler. Bu durumun sebebi henüz tam anlaşılamamıştır. Bu durum büyük olasılıkla içgüdüsel olarak gerçekleşen ve mantıklı bir sebebe dayandırılmayacak bir olaydır. Akrebin etrafında bir ateş yaktığınız zaman kendini sokarak öldürmesi de tam anlaşılamayan diğer bir durumdur.

Akrep tarafından sokulan birisine uygulanacak ilkyardım işlemleri hayat kurtarması açısından çok önemlidir. Akrep sokması sonucu yaralanan hasta mutlaka uzatılmalı ve hareketsiz bir şekilde bekletilmelidir. Çünkü hasta ne kadar çok hareket ederse zehir vücuduna o kadar hızlı yayılır. Akrebin soktuğu alanda kanama varsa kesinlikle durdurulmamalıdır. Eğer akrep tarafından ısırılan bölgede kanama yoksa kesici ve steril bir aletle o bölge zehirli kanın dışarıya alacağı kadar kesilmelidir. Zehirli kanın vücuttan dışarıya atılmasını hızlandırmak için ağız bölgesinde yara olmayan birisi tarafından kan emilerek dışarıya tükürülmelidir. Akrep tarafından sokulan kişide zehre bağlı olarak yüksek ateş, sanrılar görme, ışığa ve gürültüye karşı aşırı hassaslık ve tahammülsüzlük görülebilir. Hastayı hastaneye sevk edecek olan ambulans gelmeden önce mutlaka ilkyardım önlemleri alınmalıdır. Daha sonra hasta süratle hastaneye sevk edilmelidir. Her akrep sokması insanlarda ölümcül sonuçlar doğurmaz. Fakat bazı akrep türleri son derece zehirlidir ve insanı soktuğu zaman bir kaç saat içerisinde ölümüne sebep olabilir. Yurdumuzda akreplerin en sık görüldüğü bölgeler Güneydoğu Anadolu Bölgesi ve Doğu Anadolu Bölgesi'dir. Dünyanın en zehirli akrep türü olarak bilinen birçok akrep türü vardır. Yurdumuzda ise en tehlikeli akrep türü Adıyaman ilindedir. Venezuella'da yaşayan bir akrep türü ise insanı soktuktan yaklaşık 10 dakika sonra ölümüne neden olması ile dünyanın en zehirli akrebi olarak gösterilmektedir. Siyah renkli olan bu akrep türü vücudunda soktuğu zaman aynı anda 100 tane fareyi öldürecek kadar zehir taşımaktadır.